9 Nisan 2016 Cumartesi

Bulduğun İlk Gölgede


 Kapa defterleri şimdi. Kapa kitapları. Elinden at şu kalemi. İşte tam şuan koca bir hiçsin. Darmadağan olacaksın. Darmadağın olmaya şuan mecalin yok. Ama olacaksın. Senin fethedecek kalelerin kalmadı. Benliğine elini soktun. Parmaklarınla beynindeki her kıvrıma dokunmaya çalıştın. Artık övünebilirsin. Seni yalnız sen mahvettin. Okuma artık. Yazmana hacet kalmadı. Gününü hayal toplayarak geçiren, elleri yaralı genç bir çocuğa bile ilham olamazsın sen. Sen ilham alamazsın doğadan, yaşamdan, içinde yaşadığın sürüden. Sen hep kaçtın. Mütemadiyen kaçtın. Seni var edeni, sürünü, üstten izleyerek kaçırdın. Yukarıdan bakmak ölümün oldu senin. Sen sıradan bir kurttun. Neyineydi kaçmak, neyineydi arayış? Sen şimdi otur bir köşeye. Kaç annenin dağ başında yeni aldığı saçma sapan dönümlük araziye. Bir işe yaramamak adam eder seni. Hala adam olmak istiyorsan tabi. Geç kendine söylediğin yalanlardan. Geç eğer hala olduğuna inanıyorsan yeteneğinden. Gerçi kalsa bile sen hiçbir kelimeye sadık kalamazsın. Sen başıbozuk, kelimeler şövalyesi. Lafı evirip çevirme artık. Söyleyecek neyin varsa, üzüntü yayıyor etrafa. Adam akıllı mutlu edemeyeceksin hiç kendini. Kendine verecek dermanın yoksa, kime; nasıl derman olacaksın? Kalın gövdeli, yaşlı bir ağacın gölgesinde yaşaman en hayırlısıdır bilakis. Bulunduğun alanı işgal etme artık. Artık bulduğun ilk gölgede yaşamaya bak.
 Kapat defterlerini. Yak kitaplarını. Elinden at kalemini. Elinden at itimatını.


"Kapatılmışsınız ama yalnız değilsiniz.
Açık sokaklarda yürüyüp de tutsak olan niceleri var." (Halil Cibran)

7 yorum:

  1. “Kendine bak, kendini hiçbir zaman anlamayacaksın. Çünkü kendini bir dizi tasarım içinde görüyorsun, sonunda da dağılıp gidiyor hepsi. Çünkü kişi kendisine dışarıdan bakamaz, zira kişi kendisinin nasıl göründüğünü sahiden görmez, çıkarsayabilir ancak. Kişi kendine gerçi, bu koşullar altında ben, biz başkası için ne derdim, diye sorabilir. Ama yanıt şu: Bilemezdim. Bilseydim de, o başkasıyla ilgili haklı olduğum konusunda bir şey söylemiş olmazdı. Kişinin kendi üzerine sığ bir yargıda bulunması, kendisini ucuz bir biçimde şu ya da bu komedinin ya da trajedinin oyuncusu sayması, bunları bir başkası için yapması kadar iğrenç bir şey. Düşün ki, başına ne gibi bir mutsuzluk, nasıl bir acı gelirse gelsin, bunu sen kendin hakettin.”

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kişi başına gelen her şeyden sorumlu değildir, sorumlu olmadığı konular ile ilgili 'hak etme' durumunda değildir. Ki bunu bu kadar kolay yazıyorsanız; hayatın sadece komedi kısmıyla tanıştığınızı varsayarım. Yorumunuzun genelinde olmasa da bir konuda haklısınız; kişi başkası hakkında atıp tutma meraklısı olmamalı. Bir açıdan bakarsak da edebiyat başkasının ayakkabılarını giymek ve onun üzerine yazmak üstüne kurulu. Bu güzel çelişkiyle veda ediyorum. Yorum için teşekkürler.

      Sil
    2. Bana değil wittgenstein'a karşı çıkıyorsunuz hanımefendi. Niyet okumak haddime değil ama bana kalırsa bu yazı sizin beceriksizliğinizin ve çektiğiniz vicdan azaplarının üstünü örtmek veya kendinizi kandırmak için yazılmış bir yazı. Asıl korkularınız bunlar değil gerçek korkular dile gelmez. İnsan bencil olmaktan değil bencil görünmekten korkar. İnsan beceriksizlikten değil beceriksiz görünmekten korkar. Tavsiyemi sorarsanız kendinizle yüzleşin kayıplarınızla yüzleşin bence siz "mütemadiyen kaçıyorsunuz"

      Sil
    3. Keşke yine birini alıntılasaydınız. Yine bir yazarın arkasına sığınıp yorum yaparak kabalığınızın üstünü biraz örtmüş olurdunuz. Yazımı yargılamanıza lafım yok ama korkularım, yaşayış biçimimi yargılamak haddinize değil. Aksi blog yazarı olarak görünmek istemem fakat anonim bir şekilde yorum atan siz, belki benim kadar 'mütemadiyen' kaçıyorsunuzdur. Bu kısım da beni ilgilendirmez. İnsan doğası konusunda otorite olduğunuzu hesaba katmadığım için kusura bakmayın. Psikanaliz kariyerinizde başarılar diliyorum. Tekrar iyi günler.

      Sil
    4. Beni yanlış anlıyorsunuz. Dediğim ve dediğiniz gibi haddime değil ben sadece duvara çarpmamanız için iyi niyetimle bir tavsiye verdim lakin söylediklerimin de sonuna kadar arkasındayım.

      Sil
  2. Belki de haklısınız, belki de kendi aklına hükmedemeyen, kendi kendine derman olamayan insan bulduğu ilk gölgede yaşamaya bakmalı. Ama siz oradayken, orası gölge kalır mı şüpheliyim. Atmayın kaleminizi, böyle özelken. Hatta alın ömrümden, koyun ömrünüzün üstüne..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazmayı neredeyse bıraktım. Yine de teşekkürler

      Sil

Öne Çıkan Yayın

"Sessizce kendi kendime konuştum, alaycı bir tavırla başımı omzuma dayadım. Ne diye tasa çekiyordum sanki : ne tıkınacağımı, ne içeceği...